Birleşik Metal İş sendikası tarafından yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:

Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren asgari ücret tespit komisyonu toplantılarının sonuna doğru geliniyor. Toplantıların başladığı günden bugüne, hükümet yetkililerinden açıklamalar da yapılmaya başlandı. İlk toplantıda söz alan Çalışma Bakanı JulideSarıeroğlu’nun işçilerden “fedakarlık” talebinin ardından yapılan ikinci toplantı sonrasında Başbakan Binali Yıldırım ise, “Hükümetimiz yıllardan beri çalışanımıza asla enflasyonun altında bir ücret vermemiştir. Bu sefer de aynı şekilde makul olan, ülkenin şartlarını da dikkate alarak en uygun şekilde sonuçlandıracak” açıklamasını yaptı.

Asgari Ücret Tespit yönetmeliğinde asgari ücret; “ işçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamasına yetecek ücret” olarak tanımlanmıştır. Ülkemizde ise asgari ücret, yıllar içinde sefalet ücreti haline dönüşmüştür. İşçilerin asgari ihtiyaçlarını karşılamanın çok uzağındadır.

Asgari Ücret Enflasyon Karşısında Eriyor

Birleşik Metal-İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) Raporu’na göre, “TÜİK, Kasım 2017 için enflasyon (TÜFE) oranını yüzde 13 olarak açıkladı. Buna göre asgari ücret vergi kaybı dahil, enflasyon karşısında alım gücünü yüzde 9,6 seviyesinde kaybetti.” Aynı Raporda; “Asgari ücretli, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre alım gücünü enflasyon karşısında (vergi dilimi kaybı dahil) ette yüzde 5,9; balıkta yüzde 18,9; kirada 6,6 oranında kaybetti".

Hükümet tarafından yapılan açıklamalarda bu kayıplar dillendirilmiyor. Asgari ücretin döviz karşısında yaşamış olduğu erimeden söz eden yok. Temel ihtiyaçlarda yaşanan fiyat artışları görülmüyor. Enflasyon oranlarının baskılamak için, hesaplama yapılan sepette, temel ihtiyaç olan gıdanın, kiranın payının sistematik olarak azaltılması göz ardı ediliyor.

Asgari Ücretli Milli Gelirden Payına Düşeni Almalı

Daha geçtiğimiz günlerde ülkenin 3. çeyrekte yüzde 11,1 oranında büyüdüğü basında geniş yer tutarken ve hükümet yetkilileri “büyüme başarısı”ndan söz ederken, asgari ücretlinin bu büyümeden payını konuşan yok. Verdiği vergilerle, ülkenin yükünü sırtlanmış asgari ücretlinin derdini dert edinen yok.

Tüm dikkatler Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndan gelecek olan artışa kilitlenmişken, hükümet yetkililerinin yapmış olduğu açıklamalar, 2018 yılında da sefalet ücretinin devam edeceği yönündedir.

Asgari Ücret Tamamen Vergi Dışı Bırakılmalıdır

Birleşik Metal-İş Sendikası olarak, sosyal bir devletin temel görevinin, işçisini korumak olduğunu hatırlatırız. Bunun için de asgari ücretlinin milli gelirden adaletli bir pay alması gerekir. Öncelikle asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır. Sadece enflasyon artışı değil, enflasyon karşısındaki erimenin de telafi edilmesi ve mutlaka asgari ücretin geçim ücreti haline getirilmesi ve vergiden muaf olması gerekir. Bu nedenle asgari ücret en az 2300 TL yapılmalıdır.