Eğitim Sen, on binlerce eğitim emekçisinin KHK’ler ile açığa alınması ve ihraç edilmesine karşı Milli Eğitim Bakanlığı önündeydi. 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’nde birçok ilden Ankara’ya gelen öğretmenler açığa almalara karşı Milli Eğitim Bakanlığına seslendi. Görevden alınan öğretmenler ve akademisyenlerin de katıldığı eylemde, eğitimciler, sendikalar ve siyasi partiler “Öğretmenimden elini çek” dedi. Aynı şekilde Adana ve Malatya’da da öğretmenler sokaktaydı.

Eğitim Sen on binlerce eğitimcinin KHK’ler ile açığa alınması ve ihraç edilmesine karşı Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı. Aralarında açığa alınan ve ihraç edilen öğretmenlerin de bulunduğu Eğitim Sen üyeleri birçok ilden Ankara’ya gelerek Kurtuluş Parkı ve sendikanın Ankara Şubeleri önünde toplandı. Buradan Milli Eğitim Bakanlığına yürüyen eğitimciler yol boyunca “Direne direne kazanacağız” , “Özgür basın susturulamaz”, “Ne darbe ne OHAL demokrasi derhal” sloganları ile yürüdü.

Bakanlık önünde “Güçlü ve demokratik bir toplum için öğretmenlere değer ver haklarını geliştir” yazılı pankart açıldı. HDP Milletvekilleri Mahmut Toğrul, Burcu Çelik, Ahmet Yıldırım, Mithat Sancar, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, Halkevleri Eğitim Sekreteri Betül Öztürk, DİSK ile KESK’e bağlı sendikaların başkan ve yöneticileri da eyleme destek verdi.

Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca yaptığı konuşmada, Türkiye’de öğretmenlerin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’nü on binlerce eğitimcinin açığa alındığı ve ihraç edildiği bir dönemde karşıladıklarını söyledi. Öğretmenlerin yanında binlerce kamu çalışanının da haksız ithamlarla uzaklaştırıldığını belirten Karaca, on binlerce öğretmenin sadece sendikalı olduğu ve sendikaların aldığı demokratik kararlara uyduğu için cezai yaptırımlarla yıpratılmaya çalışılıdığını ifade etti. Bu ağır tablo nedeniyle 4’ü öğretmen çok sayıda kamu çalışanının intihar ettiğini kaydeden Karaca, darbe girişiminin başarılı olması halinde bile oluşmayacak bir tablonun darbe girişimi sonrasında yaşandığını vurguladı. Karaca, “Sözleşmeli, güvencesiz istihdamla darbe girişimi ile hiçbir ilgisi olmayan iş güvencemiz de ortadan kaldırılmaktadır. Yapılan mülakat sınavlarında sorulan sorular tam bir kara mizahtır. Eğitimciler meslekle alakası olmayan sorulara muhatap tutulmaktadır. ‘Reis deyince aklınıza ne geliyor’, ‘Oruç tutuyor musunuz’ gibi sorular öğretmenlere sorulmaktadır” dedi. Ömürleri darbelerle mücadeleyle geçmiş eğitimcilere yeni bedeller ödetilmek istendiğine dikkat çeken Karaca, eğitim alanı başta olmak üzere diğer kamu çalışanlarıyla birlikte öğretmenlerin görevlerine iade edilmesini istediklerini söyledi.

KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen de darbe girişimi öncesi son bir yılda tek adam rejiminin kurumsallaştırılması için hukuka saygı gösterilmediğini ifade etti. Dünün iktidar ortaklarının bu ülkeyi emekçilere, ezilen kesimlere zindan etmek için bütün uygulamaları bir arada yürüttüğünü söyleyen Özgen, “Bizim için AKP cemaattir, cemaat de AKP’dir. Bizim için darbe devam ediyor. Sizin kendi geleceğinizi garanti altına almak için çıkardığınız OHAL sizi hiçbir yere götürmeyecektir” diye konuştu.

HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, başta eğitimciler olmak üzere emekçilerin büyük bir baskı cenderesi altında olduklarını dile getirdi. Baskının her türlüsünün toplum üzerinde yükseldiği koşullarda direnişin de o derece meşru ve kutsal olduğunu ifade eden Yıdırım, “29 Aralık günü barış olsun, çocuklarımız ölmesin diye öğretmenlerimiz iş bıraktılar. Ama neredeyse bir yıl boyunca Cizre’de, Nusaybin’de öldürmek için okulları kapatanların akıbeti ne olacak” diye sordu.

DİSK Genel Başkan Yardımcısı Cafer Konca, “Hayatın neresinde olursa olsun bu antidemokratik uygulamalara karşı omuz omuza mücadeleden başla bir yol yoktur. Bu cadı avına derhal son verilmelidir. Bizim başka bir ülkemiz, gemiciklerimiz, milyon dolarlarımız yok” dedi.

TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Cemalettin Küçük ise “Bugün KESK’e yapılan saldırılar TMMOB’a yapılmış saldırılardır. Bu yolda yalnız yürümeyeceksiniz. Bu saldırı, sessiz kaldığımız sürece büyüyecek ve buna karşı halkın bütün kesimleri birleşmelidir” diye konuştu.

MALATYA

Eğitim Sen Malatya Şubesi, 5 Ekim Dünya öğretmenler gününde okul önlerine stant kurarak OHAL’in kaldırılması, KHK’ların geri çekilmesi, ihraç edilen ve açığa alınan kamu emekçillerinin görevlerine iade edilmesi ve iş güvencesini kaldırmayı hedefleyen düzenlemelerin geri çekilmesi için imza kampanyası başlattı.Eğitim emekçileri Malatya Kemal Özalper İlköğretim Okulu önünde stant kurdu. Burada yapılan açıklamada konuşan Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı Tarık Kaya, “12 Eylül darbesi sonrasındaki süreç dahil, geçmişte yaşanmış darbe dönemlerinde bu kadar yoğun ve kapsamlı öğretmen kıyımı yaşanmamıştır. 12 Eylül darbecileri 3700 öğretmeni ihraç ederken, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ihraç edilen öğretmen sayıyı 28 bin 163’tür” dedi. Mülakat sistemiyle sözleşmeli öğretmen alımlarıan değinen Kaya, “Mülakata alınanlar öğretmenlik mesleği ile uzaktan ve yakından ilgisi olmayan sorulara muhatap olmuştur. Sorulan sorular arasında ‘Reis denilince aklınıza kim geliyor?’, ‘Oruç tutuyor musunuz?’ gibi öğretmenlik mesleği ile hiç ilgisi olmayan, tamamen siyasi içerikli sorular bulunması, iktidarın mülakat uygulamasını daha önce yaptığı gibi ‘siyasi torpil’ olarak işlettiğini göstermektedir.

Yapılan mülakat sınavlarının öğretmen yeterliliklerini ölçmekten çok siyasal beklentileri karşılama amacına hizmet ettiğini yaşayarak bir defa daha görmüş olduk. Bu nedenle torpile ve önceden hazırlanmış listelere dayandırılma endişesi yaratan mülakat sınavları iptal edilmeli. Öğretmenler KPSS puan üstünlüğü sıralamasına göre kadrolu olarak atanmalıdır” diye konuştu.

ADANA

Adana’da ise Eğitim Sen’liler saat 18.00’da Atatürk Parkı’nda bir araya geldi. Eyleme “Laikliği, bilimi, barışı savunan öğretmenlerimizin yanındayız” çağrısı ile demokratik kitle örgütleri de katıldı. KESK Adana Şubeler Platformu, Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri ve Liseli Genç Umut’un katılım sağladığı etkinlikte öncelikle sözü Eğitim Sen Şube Başkanı Ahmet Karagöz aldı ve basın açıklamasını gerçekleştirdi. “Hak gaspları son bulana kadar inatla, kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz” diyen Karagöz şöyle konuştu: "Sultan fermanları gibi KHK yayınlayanlar, hakkı, hukuku yok sayanlar, on binlerce eğitim emekçisini sudan sebeplerle okullarından koparanlar, yüz binlerce öğrenciyi öğretmensiz bırakanlar, üniversiteleri ve bilimi tırpandan geçirenler duyun sesimizi!

Baskılarınıza, hukuksuzluklarınıza, hak gasplarınıza inat yine alanlardayız! Geride bir arkadaşımızı dahi bırakmadan çocuklarımıza, öğrencilerimize, mesleğimize kavuşana kadar da burada olacağız!"