Güncel

İzmir'den işkenceye tepki I S Tipi, Y Tipi hapishaneler izalasyon demek

İzmir'de, çok sayıda kurum tarafından 26 Haziran İşkence Görenlerle Dayanışma Gününde bir basın açıklaması gerçekleştirildi.

27 Haziran 2025 Saat: 00:04
İzmirden işkenceye tepki I S Tipi, Y Tipi hapishaneler izalasyon demek
İzmir'den işkenceye tepki I S Tipi, Y Tipi hapishaneler izalasyon demek

ERKAN SOYLU


ÇHD İzmir Şubesi, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Hak İnisiyatifi Derneği, Halkların Köprüsü Derneği, İHD İzmir Şubesi, İmece Dostluk ve Dayanışma Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği, KESK İzmir Şubeler Platformu, ÖHD İzmir Şubesi, TİHV İzmir Temsilciliği 26 Haziran İşkence Görenlerle Dayanışma Gününde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamaya Dostluk ve Kültür Derneği(DKDER) ve bir çok kurum temsilcisi de katılarak destek verdi.

1 kişi ve şunu diyen bir yazı 'INSANLIK ISKENCE SENURU POLISISEN IqRENCEDIA sib GUC CESİZ MÜMKÜN İŞKE İŞKENCE INSANLIK SUÇUDUR DAKKAT PRENCE İŞKENCE İNSANLIK SUÇUDUR ZORLA KELEPCRLFMIMEM ISKENCEDIS KELEPCELF ISKENCENS ISKENGLENBIEN LEPCFLENICR EPCELEN TERS 26 HAZİRAN İŞKENCEYE KARŞI MÜCADELE DAYANIŞMA VE İŞKENCE GÖRENLERLE İŞKENCESİZ BİR DÜNYA MÜMKÜN! GÜNÜ HAK JÜRKİYE HAKLARI YAKFI VAKFI30 30 D7 AEΙΑ ERN TiHy NITa

Alsancak’ta Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde yapılan basın açıklamasında bileşenler adına basın açıklamasını İnsan Hakları Derneği Genel Sekreteri Coşkun Üsterci okudu.

Hiçbir istisnai durum ve olağanüstü halin, işkence uygulanması için gerekçe gösterilemeyeceğini kaydeden Üsterci, “Bu açık ve net belirlemeye karşın işkence, hâlen dünyanın pek çok ülkesinde devletler tarafından toplumlara karşı insanlık dışı bir cezalandırma ve yıldırma aracı olarak giderek artan biçimde kullanılmaktadır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında tesis edildiği biçimiyle küresel insan hakları rejimini ayakta tutan siyasi iradenin hızla çözüldüğü koşullarda, başta Ortadoğu olmak üzere, dünyanın birçok bölgesinde yaşanan insani kriz ve savaşlar, bu çözülme sürecinin varacağı/vardığı noktayı göstermektedir.” diye konuştu.

5 kişi, kalabalık ve şunu diyen bir yazı 'น่อก ion COAEW SAN 26 HAZİRAN İŞKENCE İŞKENCEYE GÖRENLERLE KARŞI MÜCADELE DAYANIŞMA VE İŞKENCESİZ BİR DÜNYA MÜMKÜN! GÜNÜ imece ุลถก' görseli olabilir

İşkence sistematik bir devlet pratiği

Türkiye’nin de “İşkenceye Karşı Sözleşme”yi 1988 yılında kabul etmiş ve Anayasa ve Ceza Kanunu’nda işkenceyi yasaklamış olduğunu hatırlatan Üsterci, “Maalesef ülkemizde de işkence ve diğer kötü muamele sadece askeri darbeler döneminde değil, tüm cumhuriyet tarihi boyunca sistematik bir devlet pratiği olarak varlığını korumuştur. Ancak günümüzde, insan hakları ve demokrasi değerlerini hem bir referans hem de denge ve denetleme sistemi olmaktan çıkaran, yarattığı kuralsızlık, keyfilik ve belirsizlik rejimi ile toplum üzerinde baskı ve kontrolünü her geçen gün daha da artıran siyasal iktidarın icraatları sonucunda tüm ülke adeta işkence mekânı hâline gelmiştir.” ifadelerini kullandı.

6 kişi, kalabalık ve yazı görseli olabilir

İşkence ve kötü muamele boyutlandı

Yaşanan işkence ve diğer kötü muamele uygulamalarının daha önceki dönemlerde görülmeyen bir boyuta vardığını kaydeden Üsterci, “Kolluk güçlerinin, evrensel hukukta ve ülke yasalarında tanımlanan zor kullanma yetkisinin çok ötesine geçen, kural dışı, denetlenmeyen, cezalandırılmayan, siyasal iktidar tarafından görmezden gelinen, hatta teşvik edilen bu şiddet, sıradanlaşmış, gündelik yaşamın bir parçası hâline gelmiştir. Yıl boyunca, demokratik bir toplumun temelini oluşturan ve Anayasa tarafından da teminat altına alınmış olan toplanma ve gösteri yapma özgürlüklerini kullanmak isteyen kadınlar, LGBTİ+’lar, işçiler, öğrenciler, yaşam savunucuları, gasp edilen iradelerine sahip çıkmak isteyen seçmenler, siyasi partilerin, meslek örgütlerinin üye ve yöneticileri, insan hakları savunucuları, farklı dini cemaat ve gruplar, mülteci ve sığınmacılar bu zalimane kolluk şiddetine maruz kalmışlardır. Özellikle son dönemde, 15 Şubat ve 19 Mart protestolarına müdahaleler sırasında kolluk güçlerinin şiddeti endişe verici yeni bir boyut kazanmıştır. Çok sayıda kişi yaralanmış, işkence ve diğer kötü muameleye maruz kalarak gözaltına alınmıştır.” diye konuştu.

5 kişi ve yazı görseli olabilir

S Tipi, Y Tipi hapishaneler izalasyon demek

Türkiye’de hapishanelerin her dönem işkence ve diğer kötü muamele uygulamalarının yoğun olarak yaşandığı mekânlar olduğunun altını çizen Üsterci, “Hapsetmenin doğası başlı başına acı veren travmatik bir süreçtir. Hapsedilen kişiler ayrıca bir cezalandırmaya tabi tutulamaz. Her şeyden önce hapishaneler aşırı kalabalıktır. Her konuda kısıtlılık anlamına gelen bu durum, hapishane yaşamını ayrıca zorlaştırmaktadır. Yanı sıra mahpusların fiziksel ve psikolojik bütünlüklerinin ciddi şekilde zarar görmesine neden olan tek kişi ya da küçük grup izolasyonu uygulamaları ise işkence ve diğer kötü muamele niteliğinde bir cezalandırmadır. Son dönemde mimari yapısı ve gündelik uygulama rejimi ile izolasyon koşullarını daha da ağırlaştıran S Tipi, Y Tipi ve Yüksek Güvenlikli yeni hapishanelerin açılması, bilhassa da Avrupa İşkencenin ve İnsanlık Dışı veya Onur Kırıcı Ceza veya Muamelenin Önlenmesi Komitesi’nin (CPT) raporlarında da yer verildiği üzere, İmralı Hapishanesinde uygulanan izolasyonun özel biçimi kabul edilemezdir. Yanı sıra ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış olan mahpusların bir gün salıverilme ihtimalinin, yani ‘umut hakkı’nın olmaması insan onuruna aykırı bir durumdur. Bu konuda evrensel ilke, ömür boyu hapis ile cezalandırılmış olanlar da dâhil olmak üzere hüküm almış tüm mahpuslar için şartlı tahliyenin mümkün kılınmasıdır. Hâlen hapishanelerde umut hakkından yararlanamayan en az 4 bin mahpus bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Son olarak işkencesiz bir Türkiye ve dünya için mücadeleye devam edeceklerini vurgulayan Üsterci, taleplerini ise şu şekilde sıraladı:

3 kişi, kalabalık ve yazı görseli olabilir

Neler istiyoruz?

-Cezasızlık politikalarına derhâl son verilmelidir.

-Her düzeyde yetkililer işkenceyi ve işkenceciyi öven, teşvik eden söylemlerden vazgeçmeli, uluslararası mekanizmaların tavsiyeleri doğrultusunda işkence uygulamaları kamuya açık bir şekilde kesin olarak kınanmalıdır.

-Gözaltı koşullarında usul güvenceleri eksiksiz olarak uygulanmalıdır.-

-Gözaltı süreleri kısaltılmalıdır.

-Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) kaldırılmalı, BM İşkenceye Karşı Sözleşmeye ek Protokol (OPCAT) ve BM Paris Prensiplerine uygun, tümüyle bağımsız yeni bir Ulusal Önleme Mekanizması (UÖM) oluşturulmalıdır.

-İşkencenin belgelenmesi ve raporlandırılması, bir BM belgesi olan İstanbul Protokolü ilkelerine göre yapılmalıdır.

-İşkenceye ilişkin iddialar, İstanbul Protokolü ışığında hızlı, etkin, tarafsız bir şekilde soruşturulmalı, bağımsız heyetlerce araştırılmalı, adli yargılama süreçlerinin her aşamasında uluslararası etik ve hukuk kurallarına uygun davranılmalıdır.

-Tutuklu ve hükümlülerin fiziksel ve psikolojik bütünlüklerine ciddi şekilde zarar veren tek kişi ya da küçük grup izolasyonuna/tecritine dayalı hapishane rejimine son verilmelidir.

-Hapishaneler, insan hakları, sağlık ve hukuk örgütlerinin bağımsız denetimine açılmalıdır.

-14 Ağustos 2024 tarihli BM İşkenceye Karşı Komite’nin Türkiye’nin Beşinci Dönemsel Raporu’na İlişkin Sonuç Gözlemleri’nin 17. paragrafında yer verilen “Taraf Devlet; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılan mahpusların makul bir süre sonra tahliye edilme veya cezalarında indirim yapılması olasılığına sahip olmalarını sağlamalıdır.” tavsiyesinin gereği yerine getirilmelidir.

-CPT raporlarının tümü açıklanmalı, başta CPT ve BM İşkenceye Karşı Komite olmak üzere uluslararası insan hakları mekanizmalarının tüm tavsiyelerine uyulmalıdır.-

-Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulları’nı yürütme erkine doğrudan bağımlı kılan, adeta bir mahkeme gibi hareket ederek yargı yetkisi kullanmasına yol açan tüm düzenlemeler iptal edilmelidir.

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız