TÜRKER DEMİRCİ

Kasnaklı’da  ilk öykü, “Kasaba’yı düşündüğümde 1970’li yılların o kendine  özgü  yaşam dolu sıcaklığı ve bir de masumiyeti  gelir aklıma. Evet, masumiyet sözcüğünün  gerçek  anlamı o yıllarda saklı. Gençliğin, emekçinin, hatta köylülüğün bencillikten uzak, ülke ve insan sorunu üzerine kafa yorduğu 68 kuşağının şanlı direniş günleri…Ne demişti 80 faşist darbesi  generali.  ‘Karadeniz’de Fatsa, batıda ise Turgutlu bizi çok zorladı’.diye başlıyor.

Uzun yıllara Turgutlu’da yaşamını sürdürmüş olan  yazar Hasan Özkılıç, Hayri Bökü’nün kitabı için kapağında şöyle diyor: “Hayri Bökü’nün anılarını  bir belgesel film izler gibi okuyacaksınız. Hem hüzünleneceksiniz hem de zaman zaman kahkaha atacaksınız. Tabii ki en çok da şaşıracaksınız; bunca güzel ayrıntılı anlatıma, dilin sıcaklığına.”

Mücadele dolu bir yaşam öyküsü

Sosyolog, yazar Hayri Bökü, 1954 yılında, Manisa’nın Turgutlu ilçesinde doğdu. 12 eylül cuntası döneminde  ünlü  Hitler faşizminden alınma 141 maddeden 12 yıl hapis cezası aldı. Defalarca gözaltına alındı ve 75 gün sorguda kaldı. 12 Eylül faşist cuntasına karşı cezaevlerinde direnen  Bökü,  Selimiye, Alemdağ, Metris , Sağmalcılar ve Turgutlu  hapishanelerinde yattı.

Bökü, ilk şiir denemelerine lise çağlarında Atilla ilhan’ın yönettiği Demokrat İzmir gazetesinin edebiyat sanat sayfasında yayımlandı. 2017 yılında  ilk öykü kitabı ‘Yangın Gelini’ basıldı.

Öte yandan, 1970’li yıllarda, Turgutlu’da sosyalist düşüncenin ve mücadelenin gelişmesine Nurettin Gürateş gibi  sosyalistlerle birlikte  önemli katkılarda bulunan isimler arasında yer aldı. Enternasyonalist düşünceleri ile bilinen Hayri Bökü, aynı zamanda  Manisa, Turgutlu Halkaların Demokrat Partisi (HDP)Eş  Başkanı olarak görev aldı.

Son yıllarda Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) bünyesinde, başta Turgutlu çal Dağı’ndaki Nikel Madeni olmak üzere bölgenin ekolojik mücadelesine aktif olarak katılmaktadır.

Hayri Bökü ‘nün yakında çıkarmayı amaçladığı iki ayrı kitap çalışması bulunmaktadır.

"Hayri BÖKÜ’nün anılarını bir belgesel film izler gibi okuyacaksınız.Hem hüzünleneceksiniz hem de zaman zaman kahkaha atacaksınız.Tabii ki en çok da şaşıracaksınız; bunca güzel, ayrıntılı anlatıma, dilin sıcaklığına."

“Anneannen de Kasaba cayır cayır yakıldığında gelinlik kızdı. Onun için anneannene biz YANGIN GELİNİ de­riz. Anneannen içimizin yangınıdır torunum, o YANGIN GELİNİDİR.” Bir süre dalgın ve suskun kaldıktan sonra biraz telaşlı “Haydi kalk git. Geç oldu. Annen merak eder,” dedi.