Güncel

Mahmut Alınak'ın kelepçe direnişi...Ya kelepçe ya ölüm

Mahmut Alınak, tutulduğu cezaevinde düşerek başından yaralandı. Kelepçeli hastaneye götürülmesi durumunda ölümü tercih ettiğini söyleyen Alınak, ardından kelepçesiz bir şekilde hastaneye götürüldü.

3 Mart 2020 Saat: 00:54
Mahmut Alınak'ın kelepçe direnişi...Ya kelepçe ya ölüm
Mahmut Alınak'ın kelepçe direnişi...Ya kelepçe ya ölüm
Kars'ta 17 Şubat'ta çıkarıldığı mahkeme tarafından "Devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymak, devletin birliğini bozmak, devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmak, devletin bağımsızlığını zayıflatmak" iddiasıyla tutuklanan Kürt siyasetçi Mahmut Alınak, tutulduğu cezaevinde düşerek yaralandı. 
DÜŞME SONUCU KAFASINDAN YARA ALDI 
Havalandırma boşluğunda kaydıktan sonra yere düşen Alınak kafasından darbe aldı. Ardından hastaneye kaldırılan Alınak tedavisinin ardından tekrar cezaevine götürüldü. Havalandırmaya çıktığı sırada yerdeki buzdan kayarak kafasını betona çarptığını ve bir süre baygınlık geçirdiğini söyleyen Alınak, kelepçeli halde hastaneye götürülmek istenmesini ise “Ölmek ya da kelepçe takılmak” başlığıyla yazdığı notta anlattı. Alınak notunda şunlara yer verdi; “İnsan tuhaf bir varlıktır. Zaman ve mekana göre, bazen bir serçe gibi ürkek ve mecalsiz, bazen de bir kaya gibi sert ve yıkılmaz olur. Bazen ölümden köşe bucak kaçar bazen de ölümü mutlu bir yolculuğa çıkacakmış gibi, kollarını iki yana açarak karşılar. Bunu Kars Cezaevi’nde geçirdiğim bir kaza sonrasında şahit oldum.”  
HASTANEYE SEVKİNE KARAR VERİLDİ 
Geçirdiği kazayı da anlatan Alınak, “Koğuşun havalandırma avlusuna açılan kapıdan adım atınca cam gibi buzda şiddetli bir kaymayla yere çakıldım ve başımın sol üst tarafı betona çarptı. Ayağa kalkmak istediysem de kalkamadım. Koğuş arkadaşım gençler çığlıklarla koşup beni içeriye aldılar. Avludan bir avuç kar getirip başımın üzerine koydular. Gençlerin bu ilgisini hep özel bir anı olarak saklayacağım. Gençler beyin kanaması olabilir diye cezaevi görevlilerine haber verdiler. Sandalyede bir süre dinlendikten sonra cezaevi doktoruna götürüldüm. Doktor, beyin kanaması şüphesiyle hastaneye sevkime karar verdi. Hasta tutukluların hastaneye nasıl götürüldüklerini biliyordum. Kelepçelenerek götürülüyorlardı ve doktorlar çoğunlukla kelepçeleri açmadan muayene ediyorlardı. Oysa kelepçe takmak yasal olarak hem zorunlu değildi hem de rencide ediciydi. Siyasi tutuklular hasta haklarına ağır bir saldırı olan bu uygulamayı kabul etmiyor, gittikleri hastanelerden tedavi olmadan dönüyorlardı. Pek çok ağır hasta ise bu yüzden tedavi olmuyordu” ifadelerine yer verdi. 
‘YA KALEPÇE YA ÖLÜM’ 
Kelepçe ile hastaneye götürülmesi durumunda ölümü tercih etmeye karar verdiğini yazan Alınak şöyle devam etti; “Cezaevi idaresi hastaneye götürülmem için hazırlanmamı istedi. İşte o kritik anda bir karar vermem gerekiyordu. Ya kelepçe takılmasına rıza gösterecektim yada beyin kanaması riskini göze alıp keepçe taktırmayacak ve hastaneye gitmeyecektim. Cezaevi idaresine kelepçeli olarak hastaneye gitmeyeceğimi söyledim. Bunu belirten bir dilekçe yazmamı istediler. Dilekçe yazıp sorumluluğu üstüme aldım. Ölürsem bundan kimse sorumlu olmayacaktı! Neyse ki akşam üzeri kelepçe meselesi insani bir çözüme kavuşturuldu. Ardın ring aracıyla hastaneye götürüldüm. Hastane önünde askerler yetmezmiş gibi kaçmayayım diye bir de TEM polisleri de hastane ve çevresinde tedbir almışlardı. Hastanede başımın filmleri çekildi, hayati bir risk olmadığı görüldü. Özgürlük adasına geri döndüğümüzde güneş dünyaya bereket saçmanın huzuruyla güne vedaya hazırlanıyordu” dedi. 

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız