Çankırı’da DİSK/Lastik-İş Sendikasına üye oldukları için yaşanan işten atmaya karşı bir haftadır direnişte olan Sumitomo işçileri, Çankırı’ya gelmesine rağmen görüşme taleplerine yanıt vermeyen Başbakan Binali Yıldırım’a tepkili. İşçiler, Yıldırım’ın kendileriyle görüşmeme nedenini “Patron kendi adamları” diye açıkladı. 

Yiğit ve çilekeş Sumitomo işçileri 8 işçi kardeşlerinin işten atılmasına, işyerinde sendikamıza üye oldukları için uygulanan baskılara ve insanlık onuruna yakışmayan çalışma koşullarına karşı tepkilerini üretimden gelen güçlerini kullanarak gösteriyor. Sumitomo işçilerinin kararlı mücadelesi işten atılan işçi kardeşlerimiz geri alınana kadar devam edecektir.

Sumitomo’da çalışan yaklaşık 900 işçi karşı karşıya kaldıkları bütün baskılara rağmen sendikamıza üye olarak onurlu bir çıkış yaptılar. Buna karşılık işveren ve işveren yandaşı çeşitli kurum ve kişiler işçiler üzerinde yasalara aykırı baskılar uygulamaya ve işçileri sendikamız Lastik-İş’ten istifa etmek için zorlamaya başladı. Önce sendikamıza üye olan işçileri işten çıkaracağı tehdidini savuran bu çevreler, işçilerin kararlı duruşu karşısında bu defa sendikamızı asılsız söylentilerle karalamaya başladılar. İşveren yetkililerinin, insan kaynakları görevlilerinin, bazı müdür, formen ve vardiya amirlerinin işçiler üzerinde tehdit ve baskıları aralıksız uyguladığı görüldü. Bununla da kalmadı; üyelerimizin aile bireyleri, anne-babaları ve nişanlılarına varana kadar rahatsız edilerek işçiler istifaya zorlandı. Bu arada iki buçuk yıl önce sahneye çıkmış bulunan bazı siyasi kimlikler ve mahalle muhtarları da yeniden ortaya çıktı ve işçi üzerinde uygulanan bu baskıyı arttırmak için devreye sokuldu.

Bütün bu çabalarla sonuç alamayanlar en çok bildikleri yönteme başvurarak 8 işçi kardeşimizi işten çıkardılar. Bu adım her şeyin bittiği noktayı ifade ediyordu. Ama aynı zamanda yiğit Sumitomo işçileri için her şeyin yeniden başlaması anlamına geliyordu. İşçiler onurlarını korumak ve atılan arkadaşlarına sahip çıkmak için üretimden gelen güçlerini kullanmaktan başka çare kalmadığını görerek gerekeni yaptılar.

Sumitomo işverenine sorumlu davranması ve işçilerin en temel hakkı olan sendikalaşma hakkına müdahale etmemesi için çağrı yapıyoruz. Sumitomo işçileri yalnızca kendilerini savunuyor. İşveren ve yandaşları ise açıkça suç işliyorlar. İşledikleri bu suçun hesabını yargı önünde er geç verecekler.

Sumitomo işverenini bir kez daha akılcı tutum almaya, işyerini kendi eliyle karıştıracak ve iş barışını yok edecek adımlar atmaktan kaçınmaya davet ediyoruz.

Aklı başında olan bir işverenin yapacağı tek şey var: İşçisi ile kavga etmeyi bırakıp işten çıkardığı işçileri geri alarak işçilerin sendikası ile görüşmelere başlamak.

İşveren artık bir anlamı kalmayan yetki tespitine itiraz davasını itirazını geri çekerek düşürmeli ve işçileri ile barış içinde verimli ve kaliteli bir üretimi gerçekleştirmenin yollarını aramalıdır.

Sumitomo işverenini sağduyuya ve işçilerin haklarına saygı göstermeye davet ediyoruz. Sumitomo işçileri ve Lastik-İş Sendikası olarak işyerinde huzurlu ve güvenceli bir ortamda çalışmaktan başka bir amacımız yoktur. Bu amaca ulaşana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.

Hiçbir güç Sumitomo işçilerinin anayasal haklarını kullanmasını engelleyemeyecektir.

İşçilere saldırarak ve baskı altına alarak onları yıldıracaklarını düşünenler yanıldıklarını göreceklerdir.

İşçiyi düşman olarak görenler kaybedecektir.

Kazanan, bin bir türlü zorluk içinde yaşam mücadelesi veren yiğit Sumitomo işçileri olacaktır."