Güncel

Verilen sözler tutulmayınca Posco işçisi eyleme başladı

Kibar Holding’in ortağı olduğu İzmit Ali Kahya’daki Posco Assan’da sendikalaştıkları için işten atılan işçiler eyleme başladı.

12 Aralık 2017 Saat: 19:40
Verilen sözler tutulmayınca Posco işçisi eyleme başladı
Verilen sözler tutulmayınca Posco işçisi eyleme başladı

Posco’dan atılan işçiler söz verilmesine karşın geri alınmıyor. Çalışma Bakanlığı ve Milletvekili Zeki Aygün’e seslenen Şube Başkanı Telat Çelik, “Siz Allah’tan değil Ali Kibar’dan korkuyor olabilirsiniz. Biz korkmuyoruz. Bizi dövecek misiniz, sövecek misiniz, yerde mi sürükleyeceksiniz, gözaltına mı alacaksınız, gaz mı atacaksınız, su mu sıkacaksınız, ne yapacaksanız yapın ama biz buradayız’’ dedi

İzmit Alikahya bölgesinde faaliyet gösteren Posco Assan fabrikasında, Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye oldukları için 80 işçi işten çıkarılmıştı. Yaklaşın bir ay önce yaşanan işten çıkarmalar sonrası sendika ve işçiler eylemlere başlamıştı. CHP milletvekillerinin konuyu TBMM’ye taşıması sonrası AKP Kocaeli Milletvekili Zeki Aygün, sorunun çözüleceğini söylemişti. Aygün’ün açıklaması sonrası eylemlere ara veren işçiler, bugün hiçbir işçinin geri alınmayacağı, eğer dava açmaktan vazgeçerlerse, atılan işçilerin belki bir bölümünün ihbar ve kıdem tazminatlarının verilebileceği haberini duyunca yeniden eylemlere başladı. Bu sabah erken saatlerinde fabrikanın önünde toplanan işçiler haklarını alana kadar, fabrikanın önüne çadır kurup mücadeleye devam edeceklerini duyurdu.

VEKİLLER ÇÖZECEKTİ!

İşçiler adına basın açıklaması yapan Birleşik Metal-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Telat Çelik, yarından itibaren çadır kurup eylemlere başlayacaklarını belirterek şunları söyledi: ‘’Bundan bir ay önce bu işyerinde yeterle çoğunluğu sağlayarak, bakanlığa yetki müracaatı yapmıştık. İşveren bunu duyunca 80 arkadaşımızı işten çıkardı. Çıkarılan arkadaşlarımızın 29’nun dışındakileri yasada yüz kızartıcı suç diye tabir edilen, hırsızlık veya başka sebeplerden ötürü, kıdem ve ihbar tazminatsız işten çıkardı. Bu arkadaşlarımız işsizlik maaşı da alamayacak. Bu gelişmeler sonrası TBMM’de muhalefet partileri bu konuyu gündeme getirdi. Bu gelişme sonrası iktidar partisi milletvekilleri bu sorunu çözeceklerini iddia etti.

SAĞIR SULTAN BİLE BİLİYOR

Hatta daha ileri giderek, bölgenin bakandan sonraki en yetkili milletvekili, Kore Türkiye İşbirliği Başkanı Zeki Aygün cumartesi günü bir bu sorun çözeceğiz demişti. Aygün, işçilerle, bizimle ve işveren görüşmeler yaptı. Bizler de bu arada yaşadığımız sorunu kent kamuoyuna anlatmaya devam ettik. AKP İl Başkanı, Kocaeli Valisi ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı’na da gittik, meramımızı anlattık. İzmit halkına, Alikahya halkına derdimizi anlattık. Binlerle el bildirisi dağıttık. Bugün Kocaeli’de sağır sultan bile Posco’da yaşananları biliyor. Düne kadar bize Zeki Aygün, Vali, Belediye Başkanı şunu diyordu, ’80 kişi işten atıldı. Belki 3-5’ine bir şey diyemeyiz ama geri kalanı işe geri dönecek.’ Çalışma Bakanı talimat verdi. Çok isterlerse bu iş yerine kimi gönderdiğini de açıklarız. Daha bir hafta önce Çalışma Bakanlığı’nın iş verene attığın işçileri geri alacaksın talimatını da biliyoruz. Peki ne değişti düne kadar.

HANGİ VİCDANA SIĞAR

Ve dün bize Zeki Aygün’ün söylediği şu, ‘İşçiler açacakları sendikal tazminat davalarından hepsi vazgeçsin, kıdemsiz, ihbarsız, yüz kızartıcı suçtan işten atılan 51 işçinin belki yarısının kıdem ve ihbar tazminatını verebiliriz.’ Sevgili arkadaşlar Posco örgütlenmesi başladığı günden bu güne kadar bize ceberrut kesilen, neredeyse kişi başı her gün buraya 10 polis memurunu diken, tomasını getiren, ama işverene emrin olur paşam, ne istersin diyen zihniyeti artık kamuoyuna anlatmamız lazım. Ey Zeki Aygün, bize ‘Elimi güçlendirin, fabrikanın önünde eylemi durdurun, ben bu sorunu çözeceğim’ dedin. Biz senin elini güçlendirdik. Bugün açısından bize düşen sokak hayvanlarına kemik atarcasına, insanları bırakın hakkını almayı, 80 tane işçinin anayasal hakkından vazgeçmesini, ortaya çıkacak sendikal tazminattan vazgeçmesini isteyip, lütfedermiş gibi belki işçilerin bir kısmının kıdem ihbar tazminatını vereceğinizi söylemek hangi akla, hangi mantığa, hangi vicdana, hangi kanuna sığıyor bize anlatması lazım.

BİZİ OYALADILAR

Sevgili arkadaşlar, AKP İl Başkanı Şemsettin Ceyhan bize ‘Biz direksiyonun başındayız, biz şov yapmayız, biz sorun çözeriz’ dediği bu mu? Böyle mi çözeceksiniz sorunları. Bunu anlatmayacağımızı mı sandınız. Bizi oyalayarak, 15 gün zaman kaybettirerek, içeride de üyelerimize ‘Bakın biz müsaade etmediğimiz için kapıya gelemiyorlar’ propagandası yaptırdınız. Biz bunu duyduğumuz halde süreç zarar görmesin diye durduk. Bugün devletin bütün imkanları, burada polisi, İzmit’te Çalışma Müdürlüğü ve Cuma günü de işvereni yanınıza alarak Ankara’da Birleşik Metal-İş Sendikası’nın 17 Kasım’da yazılmış, çoğunluk tespitini nasıl iptal ederiz diye günlerce hesap yaptınız.
YETKİ BAŞVURUMUZ NE OLDU?
Devletin kolluğunu buraya diktiniz yetmiyor, bakanlığın bütün imkanlarını, ne kadar kanunsuzluk varsa, ne kadar vicdansızlık varsa, ne kadar insanlığa sığmaz uygulama varsa hepsini yasadışı bir şekilde, şimdi işçilere yeni mağduriyetler ortaya çıkararak, sendikayı burada yetkisiz kılma noktasına getirecek kadar da, yetki belgemizi göndermeyerek, bu işçilere bu uygulamayı reva görüyorsunuz. Bakın sevgili arkadaşlar, Posco’da örgütlendikten sonra Birleşik Metal-İş Sendikası Karabük’te de bir işyerinde örgütlendi. Bakın yetki belgesi elimde, bu belgede sendikanın çoğunluk için müracaat tarihi 4 Aralık 2017. Posco’da yetkiyi istediğimizden tam 20 gün sonra. Ve dün bakanlık Karabük’teki iş yerimizde bize sendika olarak yetkilisiniz diyor. Peki,  15 Kasım’da Posco için yaptığımız yetki müracaatımız ne oldu. Soruyorum Bakanlığa.
SAĞIR MI OLDUNUZ?

Bize her telefon açtığımızda ‘Sizin çoğunluk sorununuz yok’ diyen Zeki Aygün, Çalışma Bakanı, bizim yetki tespitimiz nerede? Sağır mısınız? Duymuyor musunuz. O aracı olanlar iktidar partisi milletvekilleri, sevgili belediye başkanları kamuoyuna verdiğiniz imaj şu, ‘Diyorsunuz ki biz çok Müslümanız. Beş vakit namazı kılıyoruz, cumaya gidiyoruz.’ Peki İslam inancına göre namaz farz, o namazın her rekatında Elham süresini okuyorsunuz. Ey Zeki Aygün, Valisi, Belediye Başkanı, kolluğu, o okuduğunuz Elham süresinde ne diyorsunuz? Yalnız sana ibadet edeceğim, yalnız sana kulluk yapacağım diyorsun. Sonra hazreti peygamberi hadisi var, ‘Her kim ki yanında birini çalıştırıyorsa ona yediğinden yedirsin, giydiğinden giydirsin ve dahi anlının teri kurumadan hakkını versin.’ Şimdi buradan sormak istiyorum, bu şehri yönetenler, bu şehrin iktidar milletvekilleri bu yapmış olduğunuz uygulamalar ve sonuç itibariyle bize yapmış olduğunuz teklifiniz hangi yasaya, hangi insanlığa, hangi vicdana ve hangi dine uygun?  Siz hangi dine inanıyorsunuz? Sizin inancınız inancınızda mazlumun, haklının yanında yer almak yok mu? Peki partinizin genel başkan, cumhurbaşkanı daha dün ne dedi, ‘Amerika güçlü olabilir, ama haklı değil’ dedi. Ondan büyük Allah vardır.
ALİ KİBAR’DAN KORKUYORLAR

Peki bugün işveren güçlü olabilir, maalesef bu ülkenin kolluğunun, yasalarının, bakanlarının, milletvekillerinin, valisinin, belediye başkanının, Ali Kibar’a, Posco’ya gücü yetmiyor olabilir. Ve Allah’tan değil, Ali Kibar ve Posco’dan korkuyor olabilir. Ama biz Ali Kibar’dan da, Posco’dan da, kanun tanımayan bu tavırdan da, validen de, belediye başkanından da korkmuyoruz. Yasaya aykırı olan her türlü talimatlarının karşısındayız. Bundan sonra burada bu haklı mücadeleyi kazanıncaya kadar mücadele edeceğiz. Bizi dövecek misiniz, sövecek misiniz, yerde mi sürükleyeceksiniz, gözaltına mı alacaksınız, gaz mı atacaksınız, su mu sıkacaksınız, ne yapacaksanız yapın ama buradayız. Bu yaptıklarınızı, bu aymazlığınızı, bu vicdansızlığınızı, bu insansızlığınızı herkese anlatacağız. Bu yaptığınız kanuni değil, insanı değil, ahlaki değil. Sizde olmasa da bizde vicdan var.
İNSANİ DEĞİL
Hala adalet duygusu ve hukuka saygı var. Hala mazlumun yanında saf tutmak, zalimin karşısında dikilme duygusu var. Ve biz bu günden sonra bu kararlılıkla mücadelemizi burada sürdüreceğiz. Bu güne kadar bizi oyalayıp, neredeyse dava açma süresini kaçırmamıza sebep olacak oyalama taktiğini ortaya koyanları bir kez daha buradan uyarıyoruz. Gelin bu işçilerin evdeki annelerine, babalarına, eşlerine, çocuklarına bu uygulamayı nasıl reva gördüğünüzü anlatın.”(Kaynak: İstakoz haber)

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız