10 Haziran 2017 tarihinde çeşitli basın yayın organlarında çıkan ve kaynağı DHA olarak gösterilen, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç’ın Fethullah Gülen Hareketi mensubu olduğu öne sürülen kişilerle mail ile yazıştığının iddia edildiği haber gerçeği yansıtmamaktadır. Dört gün süren gözaltı sürecinde böyle bir iddia hiçbir şekilde dile getirilmemiştir.

Ayrıca Taner Kılıç'la ilgili ileri sürülen ve tutuklanmasına gerekçe gösterilen diğer iddialar da hiçbir şekilde somut ve inandırıcı değildir, tutuklamaya gerekçe yapılamaz. 

Çalışmalarıyla herkesin saygısını kazanmış bir insan hakları savunucusu olan Av. Taner Kılıç derhal serbest bırakılmalıdır. Suçsuz olduğuna ve gerçeğin ortaya çıkacağına inancımız tamdır.

Uluslararası Af Örgütü tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç 6 Haziran’da “Fethullahçı Terör Örgütü” üyesi olduğuna dair haksız  bir suçlamayla gözaltına alındı ve 9 Haziran’da yargılanmak üzere tutuklandı. Taner Kılıç’a yönelik suçlamalar düşürülmeli ve Kılıç derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmalı. 

Adalet Bakanı’nı Taner Kılıç’a yönelik suçlamaları düşürmeye ve Kılıç’ın derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını sağlamaya çağırıyoruz. 

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı ve insan hakları savunucusu Taner Kılıç kendisine ve 22 diğer avukata yönelik yakalama emrine dayanılarak 6 Haziran’da İzmir’de gözaltına alındı. Kılıç sabah 6.30’da evinden gözaltına alındı ve ofisine götürüldü. Hem evi hem de ofisi polis tarafından arandı ve aramanın ardından Emniyet’e sevk edildi. 9 Haziran’da savcılığa getirildi ve “Fethullahçı Terör Örgütü” üyeliğinden suçlanarak tutuklandı. 

Savcı, Kılıç’ın telefonunda yetkililerin “Fethullahçı Terör Örgütü” üyeleri tarafından kullanıldığını ifade ettiği güvenli bir cep telefonu mesajlaşma uygulaması olan ByLock’un bulunduğunu iddia ediyor. Şu ana kadar ispatlanamamış olan bu iddia suçlamaları temellendirmek için kullanılan tek iddia. Kılıç ByLock’u indirdiğini veya kullandığını ve “Fethullahçı Terör Örgütü” üyesi olduğunu reddediyor. İddiaların aksine Kılıç, Fethullah Gülen hareketinin Türkiye’deki rolünü her zaman eleştirmiştir. 

Yetkililer uluslararası alanda tanınmış herhangi bir suça dair hiçbir güvenilir ve makul bir kanıt sunamamıştır. Bu nedenle, Kılıç’ın tutuklanması keyfidir. Kılıç, uydurma terör suçlamalarıyla cezai kovuşturmalara maruz bırakılan ve aralarında siyasi aktivistlerin, avukatların, gazetecilerin ve Türkiye’de hükümet politikalarını eleştiren diğer kişilerin de olduğu binlerce kişiden biridir