Güncel

KESK İzmir Eylemi 123. Haftasında: Ülke yarı açık cezaevi haline getirildi

Eğitim-Sen 2 Nolu Şube ‘İşimize, ekmeğimize, geleceğimize sahip çıkıyoruz, KHK’lar gidecek biz kalacağız’ şiarıyla 123. kez sokağa çıkarak basın açıklaması gerçekleştirdi.

22 Kasım 2019 Saat: 00:50
KESK İzmir Eylemi 123. Haftasında: Ülke yarı açık cezaevi haline getirildi
KESK İzmir Eylemi 123. Haftasında: Ülke yarı açık cezaevi haline getirildi

Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube ve KESK İzmir Şubeler Platformu oturma eylemlerinin 123’üncüsünü gerçekleştirdi.

PİRHA'nın haberine göre, açıklamayı okuyan Eğitim Sen 2 Nolu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç, 4 yılı aşkın bir zamandır yapılan hukuksuzluğun OHAL inceleme komisyonu üzerinden sürdürüldüğüne dikkat çekerek, “Barış savunucuları, basın emekçileri, avukatlar, muhalif siyasetçiler, öğrenciler, kadınlar, belediye başkanları, kısacası on binlerce muhalif düşüncelerinden ve demokratik haklarını kullandıklarından dolayı cezaevlerine konulmuştur. Seçme ve seçilme hakları defalarca gasp edilmiştir. Ülke gerçek anlamda yarı açık cezaevi haline getirilmiştir” ifadelerini kullandı.

Eğitim Sen 2 Nolu Şube’si, Karşıyaka İskelesi karşısında sürdürülen oturma eylemlerinin 123’üncüsü geride bıraktı. Bu haftaki eyleme Grup Günebakan müzikleriyle dayanışma gösterdi. Açıklamada sık sık, ‘Savaşa hayır barış hemen şimdi’, ‘Asla yalnız yürümeyeceksin’, ‘Direne direne kazanacağız’ ve ‘KHK’ler gidecek biz kalacağız’ sloganları atıldı.

“HUKUK TANIMAYAN POLİTİKALARI TEŞHİR EDİYORUZ”

1176 gündür hukuksuz ihraç edilen arkadaşları için Karşıyaka meydanında 123 haftadır oturma eylemlerimizi aralıksız devam ettikleri hatırlatan Kılıç, “AKP’ nin hukuk tanımayan politikalarını, siyasal olarak tükendiğini sizlerle birlikte burada teşhir ediyoruz” dedi.

Kılıç, 17 yıllık AKP iktidarının sadece siyasal bir kriz ile değil ekonomik krizle de karşı karşıya geldiğine değinerek gelir adaletsizliği, emeğin güvencesizleştirilmesi, ücretlerin düşürülmesi ve sosyal hakların gasp edilmesiyle emekçilerin  sorununun giderek daha da ağırlaştığını ifade etti. Kılıç şöyle konuştu:

“Tüm emekçilerin, çalışma koşulları esnekleştirilip iş güvenceleri ellerinden alınarak güvencesizliğe terk edilmiştir. Tüm yurttaşların parasız, eşit, nitelikli, erişilebilir ve anadilinde kamu hizmeti alma hakkını yok sayan düzenlemelere her gün bir yenisi eklenmektedir. Toplumsal yaşam siyasal İslam’ın referansları temel alınarak cinsiyetçi, piyasacı, gerici ve otoriter biçimde dizayn edilmeye çalışılmaktadır. İktidar bloku hem Cumhur’un en üst iradesini temsil eden parlamentoyu işlevsiz hale getirirken hem de muhalif belediyelere kayyum atayarak yerelin iradesini ayaklar altına almaya devam etmektedir. Emekçilerin örgütlenme özgürlüğünü, grevli toplu sözleşme hakkını teminat altına alan uluslararası sözleşme ve anlaşmalar bir yana mevcut anayasa ve yasalar bile yok sayılarak emekçiler sefalet koşullarında yaşamaya itilmekte ve gelecekleri çalınmaktadır.”

“ÜLKE YARI AÇIK CEZAEVİ HALİNE GELDİ”

Kılıç, diğer taraftan emekçilerin hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmekle görevli mücadele örgütleri olan sendikaları hedef alan baskıların tüm hızıyla sürdüğünün altını çizdi. 15 Temmuz darbe girişimin ardından OHAL uygulamalarının kalıcılaştırıldığına dikkat çeken Kılıç, “OHAL’den bu yana, AKP iktidarının faşizan rejimine boyun eğmeyen, zulüm karşısında diz çökmeyen üyelerimizden 4769’u haksız hukuksuz bir şekilde işlerinden atılmıştır. Barış akademisyenleri üniversitelerinden atılarak haklarında davalar açılmış, kimisi tutuklanmış, 3 yıldan sonra “pardon” denilerek açılan davalar beraatle sonuçlandırılmaya başlanmıştır. Barış savunucuları, basın emekçileri, avukatlar, muhalif siyasetçiler, öğrenciler, kadınlar, belediye başkanları, kısacası onbinlerce muhalif düşüncelerinden ve demokratik haklarını kullandıklarından dolayı cezaevlerine konulmuştur. Seçme ve seçilme hakları defalarca gasp edilmiştir. Ülke gerçek anlamda yarı açık cezaevi haline getirilmiştir” ifadelerini kullandı.

“İTİRAZIMIZI YÜKSELTMEK İÇİN 23 KASIM’DA ANKARA’DAYIZ”

Hukuksuz ihraç edilen arkadaşlarımızın işlerine geri dönmesi , sözleşmeli ve ücretli çalışanların kadroya geçmesi için, ek göstergenin 3600 olması, vergi dilimi adaletsizliğine son verilmesi, ek ödemelerin tamamı temel ücrete yansıması için 23 Kasımda Ankara’da olacaklarını ve itirazlarını yüksek sesle dillendireceklerini vurgulayan Kılıç, mitinge katılma çağrısında bulunarak, “Emek mücadelesi ile demokrasi mücadelesi arasındaki kopmaz bağları gören, gücünü fiili ve meşru mücadeleden alan kamu emekçilerinin örgütü KESK, gerçek anlamda demokratik bir ülkenin ancak emekçilerin mücadelesiyle kurulacağının bilinciyle hareket ettiği için Ankara’ya gidiyor. Halkların, emekçilerin, işçilerin kendi haklarındaki kararların öznesi olacağı bir ülke idealini gerçekleştirmek için Eğitim Sen olarak Ankara’da yapacağımız mitinge herkesi davet ediyoruz”diye konuştu.

Oturma eylemi atılan sloganlarla son buldu.

Fotoğraflar:PİRHA

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Net Haber Ajansı Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız